Uydu, Türkiye ile birlikte Avrupa, Ortadoğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Çin’e kadar uzanan geniş bir kapsama alanında, televizyon yayıncılığı ile birlikte internet, ses ve data aktarımları için kullanılacak.
Fırlatmadan 31 dakika sonra TÜRKSAT 3A roketten ayrıldı. Türksat 3A uydusu 10 gün sürecek bir yolculuğun ardından “42 derece doğu” yörüngesine yerleşecek ve uydunun kontrolü Gölbaşı Uydu Yer İstasyonu’na devredilecek. Buradan gönderilecek komutlarla uydu 15 gün daha performans testlerine tabi tutulacak.
Üretimi için ilk resmi girişim 2005 yılı nisan ayında başlatılan TÜRKSAT 3A, 200 milyon dolara mal oldu.
Yeni uydunun üretiminde 22 Türk mühendis de görev aldı. Böylece, bundan sonra TÜRKSAT için üretilecek uyduların Türk mühendislerce tasarlanabilmesi yolunda, ilk ve en önemli adım atılmış oldu.
TÜRKSAT 3A’nın devreye girmesiyle mevcut televizyon, radyo ve veri aktarımları çok yüksek hız ve kalitede gerçekleştirilebilecek.
Yüksek çözünürlüklü yayınların iletilmesi ile ilgili çok iyi bir altyapıya kavuşulmuş olacak. TÜRKSAT 3A uydusunun, manevra ömrünün 20 yıl olduğu belirtiliyor.
BAKAN YILDIRIM’IN DEĞERLENDİRMESİ
Türksat 3A uydusunun Fransız Guyanası’ndan başarıyla fırlatılması üzerine Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, “2014 yılına kadar, Bakanlar Kurulumuzun kabul ettiği uydu ve uzay stratejisine göre, Türksat 3A proje çalışmalarında Türk mühendisler de yer alacaktı. Bunu sağladık” dedi.
Bakan Yıldırım, uydunun uzaya fırlatılmasından sonra basına değerlendirmelerde bulundu. Yıldırım, uydunun yaklaşık 10 gün içerisinde hizmet vereceği yörüngeye gireceğini ifade ederek, aksaklık yaşanmaması için çok titiz davranıldığını bildirdi. Yıldırım, fırlatmanın planlanandan 10 dakika sonra yapılmasını da, gösterilen titizlikten kaynaklandığını kaydetti.
“Türksat 3A ülkemizin bilgi ve iletişim teknolojisi, yayıncılık sektörüne çok önemli bir katkı sağlayacaktır” diyen Yıldırım, Türksat 3A’nın bugüne kadar uzaya gönderilen en büyük kapasiteli ve en gelişmiş uydu olduğunu bildirdi.
Uydunun yapımı sırasında proje çalışmalarına Türkiye’den 25’in üzerinde mühendisin katıldığını anlatan Yıldırım, mühendislerin projelendirme süresince orada bulunduklarını söyledi. Yıldırım, şöyle devam etti:
“Esasen bu bizim ulusal uydu ve uzay stratejimizin bir gereğiydi. 2014 yılına kadar Bakanlar Kurulumuzun kabul ettiği uydu ve uzay stratejisine göre, Türksat 3A proje çalışmalarında Türk mühendisler de yer alacaktı. Bunu sağladık. Şimdi önümüzde 2011’e kadar uzaya göndereceğimiz Türksat 4A var. Bu sefer sadece projede değil, yapımda da kendi teknik elemanlarımız yer alacak. Daha sonra 2014’te uzaya gönderilecek olan Türksat 5A’da tamamen projesi ve imalatıyla Türkiye’de yapılması planlanıyor. Bunun için çalışmalara başladık. Bu projede, Ulaştırma Bakanlığı, Türksat ve Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı TAİ birlikte çalışacaklar. Mükemmeliyet Merkezi dediğimiz uydunun yapılacağı yer de TAİ’nin Ankara’daki tesisleri olacak. Böylece milli uydumuzu, haberleşme uydumuzu kendi teknik elemanlarımızla proje safhasından imalat safhasına kadar yapmayı hedefliyoruz. Bunun için çalışmalarımız sürüyor.”
Bakan Yıldırım, Arien füzesinde hem İngiliz uydusu SKYNET, hem de Türksat 3A’nın bulunduğunu, bunun da maliyetleri düşürmek için yapıldığını sözlerine ekledi.
Yıldırım, fırlatmanın başarıyla tamamlanmasından sonra, Fransız Guyanası’ndaki fırlatma üssüyle telefonla görüştü.
TÜRKSAT 3A uydusu 10 gün sürecek bir yolculuğun ardından “42 derece Doğu” yörüngesine yerleşecek ve uydunun kontrolü Gölbaşı Uydu Yer İstasyonu’na devredilecek. Buradan gönderilecek komutlarla uydu 15 gün daha performans testlerine tabi tutulacak.
UYDUNUN ÖZELLİKLERİ
TÜRKSAT 3A, TÜRKSAT 1C’nin bütün trafiğini ve yükünü alacak. Farklı bir yörüngede, farklı bir şekilde işletilecek olan 1C uydusu televizyonların ilave data aktarımı taleplerinin yerine getirilmesinde kullanılacak.
Haziran ayında hizmete girmesi planlanan TÜRKSAT 3A’nın uydu manevra ömrü 20 yıl. 2,8x2,3x1,8 metre boyutlarında olan uydunun kanat açıklığı ise 30 metre. TÜRKSAT 3A uydusunda diğer uydularda olmayan “yıldız izleme” özelliğinin bulunuyor. Diğer uydular güneşe ve dünyaya bakarak yerini hesaplarken, TÜRKSAT 3A uydusu ise yıldızları izleyerek yerini hesaplıyor.
Üretimi için ilk resmi girişim 2005 yılı Nisan ayında başlatılan TÜRKSAT 3A, 200 milyon dolara mal oldu. Yeni uydunun tasarım, entegrasyon ve test aşamalarına paralel şekilde yürütülen teknoloji transferi ve eğitim projesinde 22 Türk mühendis de görev aldı. Böylece, bundan sonra TÜRKSAT için üretilecek uyduların Türk mühendislerce tasarlanabilmesi yolunda, ilk ve en önemli adım atılmış oldu.
TÜRKSAT 3A, Avrupa, Türkiye’nin tamamı ve Asya’yı kapsama altına alacak. Uydu, Türkiye ile birlikte Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Çin’e kadar uzanan geniş bir kapsama alanında, televizyon yayıncılığı ile birlikte internet, ses ve data aktarımları için kullanılacak.
Doğu ve Batı kapsama alanları arasında doğrudan anahtarlanabilme özelliğine sahip olan TÜRKSAT 3A, bu özelliği ile kapsama alanı içerisinde dünyanın herhangi bir bölgesinden verilen bir yayının, dünyanın başka bir bölgesine aktarımını gerçekleştirebilecek.
TÜRKSAT 3A üzerinden VSAT uygulamalarında kurumsal müşteriler 50-60 santimetre gibi küçük çaplı antenlerle yayın alabilecek ve 1 watlık HPA’larla uplink yapabilecek. Bu özelliği ile TÜRKSAT 3A, VSAT kurulumlarında önemli oranda maliyet azalmasına imkan tanıyacak.
TÜRKSAT 3A, 1296 megahertzlik pazarlanabilir kapasiteye sahip olacak. Bu kapasite, TÜRKSAT 1C uydusunun yaklaşık iki katı büyüklükte. TÜRKSAT 3A’nın, bu kapasitesi ile ortalama 200 yeni televizyon kanalı yayın yapabilecek.
TÜRKSAT 3A’nın 42 derece Doğu lokasyonunda devreye girmesiyle mevcut televizyon, radyo ve VSAT aktarımları çok yüksek hız ve kalitede gerçekleştirilebilecek. Yüksek çözünürlüklü (HD) yayınların iletilmesi ile ilgili çok iyi bir altyapıya kavuşulmuş olacak. Çanak antenlerin çapının küçülmesine rağmen daha iyi bir yayın kalitesi standart dijital yayınlarda da elde edilebilecek.
1990’DAN 2008’E UYDULAR
Türkiye uzaya uydu gönderebilmek üzere ilk kez 1990 yılında ihaleye çıktı. TÜRKSAT adı verilen uydu serisinden ilk ikisinin yapımı, ana ve yedek kontrol istasyonları, personelin eğitimi ve dokümantasyon sağlanmasını içeren 315 milyon dolarlık ihale ile ilk Türk uydusu TÜRKSAT 1A imal edildi. Ancak 1994 yılı Ocak ayındaki fırlatılış sırasında uydunun fırlatıcı roketinde meydana gelen arıza sonucu TÜRKSAT 1A Fransız Guyanası’ndaki Kourou üssünden fırlatılışından kısa süre sonra infilak etti ve parçalanarak düştü.
TÜRKSAT 1A’nın başarısız olması üzerine, Türkiye, ikinci uydu TÜRKSAT 1B’nin üretim sürecinin hızlandırılarak, imalatının birkaç ay içerisinde bitirilmesini sağladı. TÜRKSAT 1B, 11 Ağustos 1994 tarihinde Fransız Guyanası’ndan başarıyla fırlatıldı ve yörüngesine yerleştirildi.
Bu arada, fırlatılışı başarısızlıkla sonuçlanan TÜRKSAT 1A’nın sigorta kapsamında olması nedeniyle bunun yerine üretici firma Alcatel Space hemen yeni bir uydunun üretimine başladı. TÜRKSAT 1C adını alan bu uydu, Türkiye’nin isteği üzerine kapsama alanı daha da genişletilerek üretildi ve 10 Temmuz 1996 tarihinde başarıyla uzaya fırlatıldı. TÜRKSAT 2A uydusu ise 2001 yılında uzaya fırlatıldı.